Hatır sok. 27/3 GOP/Ankara

0 312 446 34 45

Haberler

Duygusal Yalnızlık

Duygusal Yalnızlık

10.07.2019 Yazan: Betül Tuğba Özdemir

Bazı insanlar çevresinde fazlaca insan olmasına rağmen içten içe hep yalnız hissederler. Nereden kaynaklandığını tam anlayamadıkları bu “boşluk” duygusuyla baş etmek için çabalayıp dururlar. Bazısı bu boşluğu yüzeysel ilişkilerle, bazısı madde veya alkolle, bazısı da işkoliklikle doldurmaya çalışır. Ama ne olursa olsun yeri dolmayan bu boşluk aslında başka insanlarla derin ve empatik bir ilişki kuramamaktan kaynaklanır.

Bunun kaynağı ise genellikle duygusal olarak yetersiz bir ailede büyümüş olmaktır. Bu yetersizlik bazen ilk bakışta fark edilmez çünkü ebeveynler çocuğun fiziksel sağlığına, bakımına, güvenliğine, eğitimine gerekli önemi göstermişlerdir. Burada eksik olan şey duygusal bağdır. Duygusal bağ, çocuğun duygularını anlama, onları kabul etme ve bu duygulara şefkatli ve uygun bir şekilde cevap vermeyi içerir. Bu bağ kurulmazsa, çocuk ebeveynleri tarafından “görülmediğini” hisseder.

Bir çocuk olarak ebeveynle kurulan ilişkinin kalitesini anlayabilmek ve objektif bir biçimde ölçebilmek pek mümkün değildir.. Kişi genellikle ilk ilişki kurduğu kişilerle sağlanan ilişki örüntüsünü devam ettirme eğiliminde olur. Çünkü insan beyni mutlu olmaya değil, hayatta kalmaya programlıdır. Hayatta kalmak için de her zaman bilindik bilgiyi tercih ederiz. Bu bilginin bizi mutlu edip etmemesi beyin için önemli değildir. Bu yüzden, çok başarılı da olsak, bir aileye de sahip olsak hatta kendi çocuklarımız bile olsa duygusal dışlanma hissi geçmez. Çünkü iç görü olmadan oluşturulmuş çevre de bir şekilde ilk deneyimlerimizi tekrarlar nitelikte olur.

Peki bu sorun nasıl aşılır? Bu tip sorunlarda danışmanlık süreci kişiye özel olarak dizayn edilmelidir. Pek çoğumuz benzer hayatlar yaşasak da iç dinamiklerimiz birbirinden farklıdır. Terapistin ilk rolü, kişinin kendiyle, çocukluğuyla ve ailesiyle ilgili bağları kurmaktır. Görülmemesinin sebebinin kendisi olmadığını, ebeveynin yetersizliğinden kaynaklı ortaya çıktığını fark etmesini sağlamalıdır. Sonrasında bazı tekniklerle geçmiş yaşantıları yeniden ele alıp değerlendirmelidir. Kazandığı iç görü sayesinde kişi daha sağlıklı seçimler yapabilir ve ona gerçek ilgi ve şefkati verebilecek kişileri hayatına alabilir.

Diğer Haberler